Sayfalar

2 Mayıs 2011 Pazartesi

Kaybedenler Kulübü

Sonunda bir blog açtım. Su en büyük yardımcım ve yazarım. Aslında bu yola ikimiz çıktık. Arkadaşlarım başımın etini yiyordu, Aylin bir bloğun olsun, okuyalım yazılarını diye. Sonunda ikna oldum. Okuma- yazmayı öğrendiğimden beri okumayı ve yazmayı sevdim. Özellikle okumak okumak benim yolum oldu. Orta 1'e gidiyordum sanırım, Caroline Maria de Jesus'un  Çöplük kitabını okumuştum. Sefalet dolu yaşamın güncesi, hala hatırlarım. Hemen günlük yazmaya başlamıştım, sonrasında. Şimdi bu günlüğü blog'da yazacağız Su'yla. Heyecanlarımızı, okuduklarımızı, yediklerimizi, gördüklerimizi paylaşacağız sizinle. Yorumlarınızı bekliyoruz.
Pazar günleri evcek vizyondayken kaçırdığımız filmlerin DVD'sini alıp seyrediyoruz. Bu filmleri arkadaşlarla paylaşıyoruz, eğlenceli oluyor. Bu hafta film saatimizde "Kaybedenler Kulübü" vardı. Eşimle çok beğendik. Eğer siz de bizim gibi seyretmediyseniz kesinlikle öneririm. Farklı, özgün bir senaryo. Özel radyoların ilk açıldığı yıllar, iyi okuyan, iyi müzik dinleyen iki arkadaşın farklı bir radyo programı yapması. Film radyo dinleyicilerinin programın içinde yaşaması. Biz seyirciye farklı farklı tiplerin yaşam kesitlerinin verilmesi. Ölüm ve yaşam...Ölümün gerçeği, yaşamın anlamsızlığı. Tüm film boyunca kanepeden kalkmayan çevirmen, umutsuz ressam ve diğerleri. Cami hikayesi mistik. Tüm gerçekliği, tüm samimiyetiyle film bizi kendine bağlıyor. Oyuncular usta. Filmin son sahnelerine yakın erkek kadına şöyle diyor; ...kadınların en büyük özelliği, seni sen yapan şeylere aşık olup, sonra onları senden almak istemeleri...ezber bozulmuyor, yine bildik ilişki sonu...Ben aslında filmde en çok para pul istemeden program yapma özgürlüğü isteyen iki kafadarın konuşma yaptığı sahneye hayran kaldım. Ne büyük lüks para almıyorum ama istediğim zaman da virgül koyarım, nokta koyarım demek...Film müzikleri nefis, bugun gittim ve CD'sini aldım filmin. Araba kullanırken tavsiye ederim. Ben bugun John C. Parkin'in S*ktir et kitabına başladım. Bitirince size bahsedeceğim. Bu tarz kitaplar çok okumuyorum ama bakalım...

2 yorum:

  1. Turk Filmi izlemeyeli yillar oldu,Allahtan Turkiyeden gelen bi arkadas bana bikac film getirdi,yemin ediyorum,oturup ayni filmi 3 kere izledik kizlarla:) ozeliklle ``eyvah eyvah`` favorimizdi:)cekirdek bulduk,misir patlattik ,komik degilmi gurbette ``tadim`` bulmak ganimet bulmak gibi:) ben su anda ``water for elephants`` diye bi roman okuyorum gecenlerde filmi sinemalardaydi,cok guzel bi kitap tavsiye ederim...Guney afrikadan selamlar..sacide

    YanıtlaSil
  2. Canimsin benim...Cok tsk ederim. Insanin sizler gibi arkadaslari olunca kim tutar beni, heyttt. Moral oluyorsunuz, her seyi basaririm ben oluyorum. Biz Dubai'de yasayan bir arkadasimiza DVD ve kitap biriktiriyoruz, biraz gec seyrediyor-gec okuyor ama kacirmamis oluyor. Giden-gelenle yolluyoruz. Kocaman kocaman opuyorum seni...

    YanıtlaSil