Sayfalar

27 Ocak 2013 Pazar

Ateş, bir kez yanmağa başlayınca, senin denetiminden çıkar gibi olur- ama, unutmamalısın ki, kendi haline bırakılan ateş, gerçi, koşullar uygunsa, harlar; ama, kısa zamanda, yakabileceklerini yakarak, tükenme sürecine girer: Ateşin ilk niteliği yayılmaksa, son niteliği de, tükenmektir.
Bu yüzden, ateşini ‘beslemen’ gerekir: tam zamanında, tam yerine, yeni yanacak odunlar koyman; belirli bir yanı tükenmeye yüz tutmuş odunları birbirine göre çevirmen; yanamayarak tütmeye başlamış odunları yanabilecekleri bir konuma getirmen- bir sürü düzenleme, ayarlama…
Ateşini kendi haline bırakamazsın- bırakırsan, tükenip söner…
Ateşinden sorumlusun.
Ateşindeki odunlardan sonuncusu ötekilerden çok daha iri; yanması daha zor bir odun olursa- elinde de ateşi besleyecek daha küçük ve inceleri kalmışsa- ötekiler tükenip parçalanan korlara dönüşürken, o, katılığını inatla koruyacak- ve tabii, artık onu harlayacak ısıyı sağlayamayan korların üstünde, tütüp duracaktır- odanda da göz gözü görmez hale gelecektir…
Bu durumda elinden hiçbir şey gelmez(birkaç çıra feda etmen bile faydasızdır)-
Ateş yakanın da durumu, zordur, bazen: en sonunda…                                  


Oruç Aruoba

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder