Sayfalar

30 Ekim 2012 Salı

BERLİN DUVARINA GECEKONDU YAPAN TÜRK

Şimdi yazacaklarımı daha önce bir yerlerde okudunuz mu bilmiyorum ama acayip bir olay. Öykü ilginç, yapı ilginç, şehir ilginç. Buyrun;
Onunki bir tür Soğuk Savaş ganimeti... 1925’te Yozgat’ın bir köyünde dünyaya gelen Osman Kalın’ın Berlin’in bir duvarla iki parçaya bölündüğü vakitlerde, 1983’te duvarın hemen dibindeki küçük alanı çöpten temizledikten sonra etrafını çevirip kendisine ev ve bahçe kondurduğu alan. O vakitler Doğu Almanya tarafında olan alan, esasen Batı Almanya’ya aitmiş. Ancak duvar inşa edilirken birtakım mühendislik hesaplamalarından dolayı, Batı Almanya, Kalın’ın sonradan el koyduğu alanı, bilerek isteyerek öbür tarafa bırakmış.


Bu ev çok ilginç, adeta bir çöp ev. Adına ağaç ev demişler ama ağaç ev değil bence. Somya yatakların demirinden bahçe çiti yapılmış. Atık malzemelerden derme çatma yapılmış ev fenomen olmuş. Mesela masayı götürmesinler diye masa ayakları çimento ile sabitlenmiş. Çocuk bahçesi bile yapmış torunları için. Şimdi kullanılmayan soba boruları var mesela duvarda. Ağaçları kesmemiş, evin içinden ağaç geçiyor. Kalın, bahçeye dönüştürdüğü alanda lahanalar, vişne ağaçları, asmalar yetiştirmiş.



350 metrekarelik alan 1989’da Berlin Duvarı’nın yıkılışına tanık olan ya da Soğuk Savaş izlerinin peşinde dolanan çok sayıda turistin de uğrak noktası olmuş.
Kalın’ın arazisi vaktiyle Batı Berlin’den gelen askerlerin müdahalesiyle karşılaşmış. Önce sınır nöbetçileri gelip bahçeyi yıkmak istemiş, Kalın buranın kendisine Tanrı vergisi olduğunu söylemiş ve kürekle onları kovalamış.  İki hafta sonra kalaşnikoflarıyla iki asker gelmiş. Kalın’ın ajan olabileceğinden şüphelenmişler, sonunda çitin duvarın boyunu aşmaması gerektiği konusunda uyarıp gitmişler. Hemen yanındaki kilisenin papazı Osman Kalın’ı korumuş vaktiyle.
Şimdi biz burayı gezerken bunu Türk’ten başkası yapmaz diye yorum yaptık. Hatta ben Karadenizli bir müteahhittir diye yorum yaptım. Olaya, eve güldük. Yapı akıllara zarar bir yer. Türkiye için çok doğal belki ama Berlin için absürd bir yapı. Kanun ve kuralların açığını görür benim vatandaşım!.. Bu yapıyı başka hiçbir milletten adam yapamaz. Tabii kilise arkasında olunca daha da güçlenmiş.
Şu Çılgın Türkler Turgut Özakman’a selam olsun… Çok yoruma hacet yok, yolunuz Berlin’e düşerse lütfen bu post modern yapı harikasını görün, gülün, düşünün derim. Sevgiyle…

3 yorum: